The Epitaph of Twilight

Konu: The Epitaph of Twilight Salı Haz. 09, 2009 4:30 am

Deniz kıyısında yine dalgalar kumlar ile dans ediyordu.Güneş en tepede sudan yansımış ve etrafı keskin bir ışık ile kaplamıştı.Saat öğlen civarı olmasına rağmen deniz kıyısında kimse yoktu ve bu Kite'ye göre harika bir zamanlamaydı.Çünkü birilerini görürse yine öldürecek ve yorulacaktı.Bunu istememişti.Belkide ilk kez katillik oyununu oynamak istememişti...

Kite denize doğru yürüyerek dalgaların uzanabildiği yerden biraz gerideki kumların üzerine oturmuştu.Aklından garip şeyler geçiyordu.Çünkü artık düşünme yetisini kaybetmişti.Artık yaşayan bir ölü gibi sadece öldürmek için ve güçlenmek için yaşıyordu.Biraz bekledikten sonra içinde garip bir şey hissetti.Yanlızlık...Bu duyguyu hissetmek onun çok canını yakmış ve AIDA virüsünü tekrar harekete geçirmişti.Bu olay Kite'nin canını daha da çok yakarak onu çığlık atmaya yeltendirmişti.Kite avazı çıktığı kadar bağırarak acı içinde kıvranıyordu.Yine bedeni AIDA virüsü ile yanmaya başlamıştı ve tekrar aynı lanet cümleyi söylemesi için AIDA tarafından zorlanmıştı.

-Hadi...Hadi...Ben buradayım...AIDA!

Kite'nin etrafı tamamen yanmaya başlamıştı ve tekrar Azure Flame God olmuştu.Bunun sebebi tekrardan birşeyler hissetmesiydi ve deli gibi çevresinde saldırıcak birşeyler arıyordu ama bulamıyordu.Saldırıcak tek bir şeyi vardı ve Kite'de ona doğru yönelmişti.Denize doğru hızlıca ilerlemeye başladı ve büyük bir hizli silahlarını denize doğru hortum çıkararak attı ve suların etrafa saçılmasına neden oldu.(Terror Cyclone)Yine gözünde o katilin öfkesi vardı.Bir an bekledi ve yaptığı şeyin çok saçma olduğunu düşündü ve tekrardan AIDA'yı sakinleştirerek oturdu.Yine boş gözlerle denize bakmaya devam etti.

RP'nin devamı için Krasus'u çağırıyorum.

Konu: Geri: The Epitaph of Twilight Salı Haz. 09, 2009 4:39 am

Krasus ilerideki adamların korsanlarla kapışmasından sonra sıkılmıştı ve deniz kıyısından ayrılmak için yürümeye başlamıştı.Sahil kenarında güzel denizi izleyerek yürüyordu ki bir adamın bağırma sesini duydu bir kaç adım attıktan sonra adam denizin içinde bir hortum yarattı antreman yapıyor gibi görünmüyordu deli gibi bir oraya bir buraya saldırıyordu.Krasus çekingen bir tavırla adamın yanına yaklaştı.Denize bakarak
''Ne oldu ahbap bir sorunun mu var?''
Zaten sorunu olmayan normal bir insan denize saldırmazdı.Krasus denizi izlerken göz ucuyla yerde oturan adama bakıyordu.

Konu: Geri: The Epitaph of Twilight Salı Haz. 09, 2009 4:49 am

Kite yanına gelen garip adamın onunla konuştuğunu duyunca hemen kafasını adama doğru hızlı bir biçimde çevirmişti ve yine o boş ve karanlık bakışlarıyla dikkatli bir şekilde oturduğu yerden yavaşça kalkmış ve hemen Empty Skies'lerini çıkarmıştı.Yine çevresinde AIDA'lar dönmeye başlamıştı ve yine boş bakışlarıyla karşısındaki adama bakıyor ve sadece hırıltılar çıkarıyordu.Kite hırıldadıkça çevresindeki AIDA'lar dahada çoğalıyor ve çevresinde dönüyorlardı.Kite kafasını biraz öne eymişti ve yine az önce attığı çığlığa benzeyen bir çığlık daha atmıştı ve AIDA'lardan oluşan kanatları çıkmıştı.Hemen havaya doğru uçarak silahlarını Krasus'a doğru hortum çıkararak göndermişti ve silahlarını attıktan sonra kafasını yana doğru yatırarak yine duygusuz bakışlarıyla düşmanına bakmaya başlamıştı.

Konu: Geri: The Epitaph of Twilight Salı Haz. 09, 2009 5:03 am

Krasus ani bir reflexle bağırdı.
''Griseus'' Birleştikten sonra sağ tarafa zıpladı zıplarken hortum saldırısından kaçmak için görünmez oldu *invisible*.Krasus iyimser yaklaştığı birinin saldırısına uğradığına şaşırmıştı ama oyun istiyorsa Krasusda oyun oynamayı severdi.Görünmez olup saldırıdan kaçmaya çalıştıktan sonra belindeki greatswordu çekti görünmezlikten çıktı biraz soluk aldı.Savunma pozisyonunda beklemeye başladı.
''Senin derdin ne be savaşmak istiyorsan söyleyebilirdin yada bela arıyorsan o başka tabi.Konuşsana ahbap dilinimi yuttun''