Korsan Gemisi...

Zrikamo tabana kuvvet bir şekilde kumsala atladı ve gözlerine inanamadı karşısında eski gemisi vardı.Zrikamo hayranlıkla gemiye baktı.Zrikamo:
-Ryoko bu gemiyi nereden buldun?Zrikamo hayretler içinde gemiyi izlemeye devam ediyordu.

Ryoko yüksek olasılıkla kaybolmuştu. Yön duygusu çok berbattı. Ormanın içinde kaybolmuş. Daha iyi görebilmek için bir ağıca çıkmıştı. Birden bazı sesler duydu. Daha doğrusu hissetti. Birden Prince belirdi. Çakmağını Ryoko'ya geri verdi. Ryoko sigarasını yakarak ' Sanırım haklıydın, biraz bela getirmişiz' dedi ve derin bir nefes çekti.

Zrikamo arkasını döndüğünde Ryoko yoktu.Zrikamo:
-Bu çocuk yine mi kayboldu.Ryoookooo!!!!
Zrikamo tekrar arkasına döndüğünde gemini karaya yanaştığını görür.Zrikamo:
-Hasssssssss...
Zrikamo bir kaç korsan hakladıktan sonra yorulmuştu.Zrikamo'nun arkasında birden bir korsan belirdi ...

Heart cutter

-Pardon, az kalsa gecikiyodum.
-Önemli değil, sanada biraz eğlence bıraktım

Ryoko Prince'i sadece tek kılıca sokmuştu. Prince'in sigarasının dumanı hafifçe kılıçtan çıkıyordu. 'Dostum, eğer az önceki gibi dövüşüceksen, seni öldürürüm' dedi. Ve korsanlara baktı. Birden olanları hatırladı. Buraya gelmeden önce savaştığı ve gemilerini parçaladığı korsanlardı. Bu biraz uzun sürücekti. Çünkü tüm filolarını toplamışlardı. 2 gemi kıyıya yaklaşmıştı. Diğeri ise yaklaşıyodu. Ryoko diğer 2 kılıcıda çıkardı ve ruh birleşimi yaptı.
108 Çeyreklik Gri bir dalga hızla gelen gemiye vurdu ve gemi birden 3e ayrıldı.

Krasus ormanda vampirle uğraştıktan sonra yorulmuştu ve buraya kadar yürümüştü başı önde eğik kakuletası kapalı sol yanındaki greatswordü kumlara sürükleyerek sahil kenarında bir ağacın altına geldi.Kafasını hafifçe sol tarafa çevirdi iki geminin sağdece iki tane adama doğru yaklaştığını gördü bir anlık göz kırpmasından sonra gemilerden biri üçe ayrılarak parçalandı ama korsanlar pes edecek gibi değildi suya atlayarak sahile çıkıyorlardı.Krasus yorgun olduğundan rahatını bozmadı ve izlemeye devam etti bir yandanda greatswordu yavaşça kaldırıp kaldırıp yerdeki kumlara vurarak sıkılmamaya çalışıyordu.

Ryoko hızla kılıcını savurdu. Savunma yapmaya çalışan korsanların kılıçları parçalandı, tabi kendileride. Hızlı geri sıçradı.
-Lanet olsun, bu serserilerin bir sonu yok mu , neyse biraz ciddileşme vakti diye söylendi.

Kılıçlarını hızla döndürmeye başladı. Yere değdiklerinde yeri kesiyolardı.Kontrolsüz Ryoko hızla bir korsanın arkasında belirdi ve onu indirdi. Silahlı korsanlar ona ateş etmeye başladı ama dönen kılıçları kalkan olarak kullanarak kurşunlardan kurtuldu. ama seken kurşunlardan bi tanesi ayağına girmişti.

Krasus sıkılmıştı bir adamın bir kaç korsanı kesmesini izlemek onun canını sıkmıştı.Oturduğu yerden kalktı kılıcını beline taktı üstünü başını düzeltti ve yürüyerek deniz kıyısından ayrıldı.

Ryoko gülümsedi. Sonunda gitmişti. Artık gizli silahını kullanabilirdi. Ağzındaki kılıçla elinde kılıcının yerini değiştirmişti. Bu saldırıyı aynı korsan tayfasına daha öncede uygulamıştı ama hatırlıycak adam kalmamıştı. Kılıçlardan dumanlar çıkmaya başladı. Prince'in sigarasının dumanıydı bu. Ryoko eğilerek nerdeyse sadece kendisinin duyabilceği şekilde fısıldadıKılıçların laneti Birden etraftaki toz havalanmaya başladı ve aniden bir korsan ikiye bölündü. Ryoko gülümsedi. Göz bebeklerinin etrafında siyah bir çember oluşmuştu. Birden kayboldu. Ve aniden korsanlar ölmeye başladı. Sadece korsanlar değil zemin, ağaçlar ve iskelede zarar görüyordu. Kalan korsanlar hızla gemilerine kaçtılar ama Ryoko onları orada bekliyodu. Diğere yaslanmış bir şekilde gözleri kapalı başka bir dilde bişiler söylüyordu. Aniden gözlerini açtı. O gözler korsanlar görüceği son şey olucaktı. Ryoko birden limanda belirdi. Gemiler parçalanmıştı. Ama bu ona yetmemişti. Öldürmek için bişiler arıyordu ki işte korktuğu durum buydu. Ama birden etraf sessizleşti. Sadece bıçaktan damlıyan kanın sesi vardı. Prince sigaradan derin bir nefes alıp verdi.
-Tanrım, her seferinde bunu yapmaktan nefret ediyorum
-Te- teşşekür e-ederim dostum.
-Bişi değil ama bi dahikine direk kalbine sokucam.
İkiside kahkaha attı. Ryoko'nun kolları ciddi bir bişimde kanıyordu ama elini cebinde attıp bir sigara çıkardı. Ağzına götürdüğünde beyaz kağıdının yarısı kırmızı olmuştu. Yakıp, derin bir nefes çekti...